Herkeslerin pek methettiği, hatta sevgili Jale'nin bizzat tasarladığı Swing- bildiğiniz çingene askısını kullanmakta biraz gecikince Dnzhn bunun içine girmeyi reddetti.
Sevgili Hamile Pilatesi ve şimdi de bildiğimiz Pilates Hocam Jale -ki kendisi omurga konusunda otodidaktik* bir uzmandır- ve Karyopraktr'ım önerisiyle Ergo Baby almaya karar verdim.
Gel gör ki "Karar vermek başarının yarısıdır." kuralı burada işe yaramadı. Amazon bu ürün için ülkemize gönderim yapmıyordu. Havai menşeili bir ürün olan Ergo'yu Avrupa'dan satın alsak kat be kat fazlasını ödememiz gerekecekti. Yani 100 dolar yerine 200€ ödemek delilik değil midir?
Sonuçta oğlumun kredisinden kullanıp NY'daki büyük dayısına kargo işleri çıkarttık. Oysa dayının o aralar doktora başvuruları, başka bir çok eyalette mülakatları varken bir zamanda da kendine gelen kargoyu sobeleyip, bize uçmak üzere tekrar kargoladı.
Sanırım 2.5 aydır kullanıyoruz, çok memnunum, çok rahatız. Gene Karyopraktr'ın önerisiyle oğlumu içinde taşırken günde 1 saati geçmemeye özen gösteriyorum. Bu da bana yetiyor.
Geçen ay gördüm ki e-bebek'e gelmiş artık bu ürün. Oysa 2 ay boyunca az uğraşmadık takım olarak türlü türlü alternatifler araştırırken. Gene de şimdilik gelen ürünler biraz sade. Bizimki daha oyuncaklı, süslü, şımarık bir şey :) Hem de organik pamuktan :P Bir de kolları emdiği Emme Bant'ları almıştık.
Foto Hamiş 1: Annesi her fotografta çılgınca gelecek kulağa ama "farklı bir kadın" gibi çıkmasına ve hiç de fotojenik olmamasına rağmen oğlum tam tersi - Bir Foto Bebek!!!
Foto Hamiş 2: Evde ve dışarıda oğlum çıplak ayakla dolaşıyor. Şu sokakta, bu sokakta üstüme her an başka bir Türk Annesi'nin atlaması ve beni sorumsuzlukla suçlaması an meselesi. Ama bilmiyorlar ki ayağına giydirilen her şeyi çıkarmak için delicesine uğraşıyor ve 30 sn sonra Ta-Taaaa... Ayaklar çıplak minik börekler olarak piyasaya çıkıyor.
(*) İlgilendiği konuda kendi kendini eğiten, yetiştiren demekmiş. Geçen gün bir kitapta okudum. Bayılıyorum antin kuntin kelimelere -en azından bildiğim 2 dilde :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yaşanan her an, hissedilen her duygu benzersiz ve "1" kerelik. Unutmamak için yazıyor ve paylaşıyorum...