Cumartesi, Şubat 13, 2010

SİRK VE GÖSTERİ HAYVANLARI GERÇEĞİ


 
Yunuslar intihar edebilirler mi?
Sirk hayvanlarına yapılan işkenceden haberdar mısınız?
Sirk ve gösteri merkezlerindeki hayvanları izlerken göremeyeceğiniz tek şey, 
doğalarından koparılmış ve yaşamları boyunca hapsedilmiş hayvanların 
yıllardır çektiği acı ve ızdıraplardır.

Pek çoğunuz Flipper hikayesini bilir ama hikayenin gerçek sonunu bilmez. Flipper, bu sevimli yunus, film çekimlerinde intihar etti. Yunuslar intihar edebilirler mi diye düşünebilirsiniz. İnsan yapısının aksine yunuslar nefes alıp verebilmelerini kontrol edebiliyorlar yani istemli nefes alıp veriyorlar. Yunuslar yakalandıklarında ve doğal ortamlarından koparıldıklarında istemli olarak nefes almaya son vererek intihar edebiliyor. Flipper adlı filimin çekimlerinde kullanılan beş yunustan biri eğitmeni Ric O’Barry’nin kollarında intihar etti.
Yalnızca Türkiye bile gösteri merkezlerinde yapılan yunus ticaretinden elde edilen gelir 30-35 milyon dolardır. Türkiye’de biri Bursa Korupark’ta olmak üzere toplam 12 yunus gösteri havuzu var ve bu havuzlarda 50 civarında yunus çalışıyor.  Üstelik yunus ticaretinin ülkemizde bir standardı yok. Bu ticaret tepkiler nedeni ile Avrupa ülkelerinde yasaklanmaya başladı. Oysa Türkiye, Rusya, Ukrayna, Mısır gibi ülkelerde yeni yeni canlanan ve çok talep gören bir ticaret alanıdır. Buna bağlı olarak her geçen gün yeni gösteri havuzları açılıyor. 
Yunuslar bizlerin dünyasına ait değiller. Onları doğal ortamlarından koparan bizler, bu zeki ve sosyal hayvanların bedenlerinde ve zihinlerinde travmalar yaratıyoruz
Yunus terapi merkezleri kurarak onlardan medet umuyoruz. 
 
Hayatlarını alt üst ettiğimiz ve travmalarla yüklediğimiz yunusların terapi sağlayacağını düşünmek bile trajikomik bir durumdur. 
Sirk dünyasında ise durum içler acısı
Sirkler 1 ya da 2 saat boyunca izleyenlerin ağzını açık bırakır. Çocuklar için en eğlencelisi tartışmasız vahşi hayvanlarla yapılan şovlardır; tek ayağı üzerinde duran filler, alev çemberinden atlayan kaplanlar...

Sirklerin parlak perdelerinin arkasına geçtiğinizde
"eğlendirmeye mahkum" hayvanların çaresizliğini görürsünüz.
 
Bu yazıyı E.T.'nin blogundan aldım.  Konuyu yeniden önüme çıkardığı için çok teşekkürler.
Yazının esas sahibi DOĞADER - Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği . Bu kadar sade ve bu kadar net anlattıkları için çok teşekkürler...
Biz de Denizhan biraz büyüyünce, oğlumuzu Sirk'e veya Yunus Gösterisi'ne götürmeyi önerenlere bu yazıyı okutmalıyız. Nokta...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yaşanan her an, hissedilen her duygu benzersiz ve "1" kerelik. Unutmamak için yazıyor ve paylaşıyorum...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...